Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Filistin’i bir devlet olarak tanıma kararı alması, uluslararası düzeyde büyük bir yankı uyandırdı. Bu hamle, 2023 yılının siyasi gündeminde önemli bir yer tutarken, Fransa’nın Ortadoğu’daki barış süreçlerine olan katkısını yeniden gündeme getirdi.
Gelişmeleri kaçırmayın! Avrupa’dan ve dünyadan en güncel haberler artık cebinizde.
- WhatsApp kanalımıza katılın, özel haberler ve analizlere anında ulaşın
- Anlık bildirimlerle sıcak gelişmeleri ilk siz öğrenin
Macron, duyurusunu yaparken, “Barış için Filistin devletinin kurulması şart” ifadesini kullandı. Bu sözler, Filistin tarafında büyük bir memnuniyetle karşılandı. Filistinli yetkili Hüseyin el Şeyh, Macron’un bu kararının uluslararası hukuka ve Filistin halkının haklarına bağlı kaldığını belirtti ve bu adımı, uluslararası toplumun Filistin’e olan desteğini göstermek adına önemli bir gelişme olarak değerlendirdi.
Kararla ilgili olarak Hamas, Macron’un kararını “adalet yönünde atılmış doğru bir adım” olarak tanımladı. Ancak, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu bu durumu “terörü ödüllendirmek” şeklinde nitelendirerek sert bir karşılık verdi. Netanyahu, Filistin devletinin Hamas yönetiminde olacağını ve bu durumun bölge güvenliğini tehdit edeceğini belirtti.
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio da tepkisini dile getirerek, Macron’un kararını “pervasız” olarak tanımladı. Rubio, “Bu adım barış sürecini zedeliyor. ABD, barışın sağlanması adına her zaman iki devletli çözümden yana olmuştur,” ifadelerini kullandı.
Öte yandan, Eylül ayında Birleşmiş Milletler çatısı altında, Fransa ve Suudi Arabistan eş başkanlığında iki devletli çözüm üzerine bir zirve düzenlenmesi planlanıyor. Bu zirve, uluslararası kamuoyunun dikkatini çekecek önemli bir platform olacak.
Fransa’nın bu adımı, Filistin meselesine yönelik uluslararası desteğin artışını da beraberinde getiriyor. Şu ana kadar 142 ülke Filistin’i ya tanıdığını ya da tanıyacağını açıkladı. Türkiye, İspanya, Norveç ve İrlanda da bu ülkeler arasında yer alıyor. Uluslararası hukuka duyulan bu destek, Filistin halkının haklarının hatırlanması ve desteklenmesi adına büyük bir önem taşıyor.