Ukrayna’daki barış sürecine dair önemli bir gelişme yaşandı. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Başbakanı Friedrich Merz ve İngiltere Başbakanı Keir Starmer, “Gönüllüler Koalisyonu”nun eş başkanları olarak, Ukrayna’nın barışını hedefleyen diplomatik girişimlerini yeniden vurguladı. Üç lider, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ve ABD Başkan Yardımcısı JD Vance ile birlikte çevrim içi düzenlenen zirvede, barış sürecinin esasen bu ülke olmadan yapılamayacağını ifade etti.
Gelişmeleri kaçırmayın! Avrupa’dan ve dünyadan en güncel haberler artık cebinizde.
- WhatsApp kanalımıza katılın, özel haberler ve analizlere anında ulaşın
- Anlık bildirimlerle sıcak gelişmeleri ilk siz öğrenin
İngiltere Başbakanlık Ofisi’nden yapılan yazılı açıklamada, söz konusu zirvenin, Ukrayna’daki çatışmaların sona ermesi ve kalıcı barışın sağlanması amacıyla ivme kazandırdığına dikkat çekildi. Liderler, barış sürecine yönelik önerilerini sunarken, bu süreçte Ukrayna’nın ulusal güvenliğinin ve Avrupa’nın ortak güvenliğinin korunmasının ne kadar hayati olduğunu vurguladılar.
Ukrayna Olmadan Barış Olmaz
Macron, Merz ve Starmer, “Ukrayna’daki barışa ulaşmak için atılacak adımların, Ukrayna’nın kendisi olmadan belirlenemeyeceğini” dile getirdi. Açıklamada, “Diplomatik çözüm sadece Ukrayna’nın ve Avrupa’nın güvenlik çıkarlarını korumalı değil, aynı zamanda etkili bir şekilde müzakerelerde yer alacak anlamlı bir temel oluşturmalıdır” ifadelerine yer verildi.
Barış Süreci İçin Dört Temel İlke
Açıklamada, barış sürecinin yönlendirilmesi için belirlenen dört temel ilke sıralandı:
- Anlamlı Müzakere: Ateşkes veya düşmanlıkların durdurulması ön koşuluyla, anlamlı müzakereler başlatılmalıdır.
- Yaptırımların Güçlendirilmesi: Eğer ateşkes kabul edilmezse, Rusya’nın savaş ekonomisine yönelik yaptırımlar ve geniş kapsamlı ekonomik tedbirler artırılmalıdır.
- Uluslararası Sınırlar: Hiçbir uluslararası sınır, güç kullanılarak değiştirilmemelidir.
- Güvenlik Garantileri: Ukrayna, egemenliğini ve toprak bütünlüğünü korumak için sağlam ve inandırıcı güvenlik garantilerine sahip olmalıdır.
Bu ilkeler, koalisyonun barış sürecine dair net bir yol haritası sunması açısından önem taşımaktadır.
Güvence Gücü Planları ve İşbirliği
Koalisyon ayrıca, çatışmalar sona erdiğinde bölgeye güvence gücü konuşlandırmaya istekli ülkelerin hazırlıklarını vurguladı. Bu kapsamda, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’ne veya üçüncü ülkelerle işbirliğine dair her türlü kısıtlamanın kaldırılacağı belirtildi. Bu durum, hem güvenliğin sağlanması hem de çatışma sonrası düzenin tesis edilmesinde kritik bir öneme sahiptir.
Rusya’nın Engellemeleri ve AB’ye Katılım
Ayrıca, yapılan açıklamalarda Rusya’nın Ukrayna’nın Avrupa Birliği (AB) ve NATO’ya katılım sürecinde veto hakkına sahip olamayacağına da dikkat çekildi. Bu, Batılı ülkelerin, Ukrayna’nın uluslararası entegrasyonunu destekleme kararlılığını gösteriyor ve Rusya’nın bu tür bir engellemeye izin verilmeyeceği net bir şekilde belirtiliyor.