Dostluk, Eşitlik ve Barış Partisi (DEB) Genel Başkanı Çiğdem Asafoğlu, geçen hafta Avrupa Parlamentosu’nda gerçekleştirilen bir konferansta Batı Trakya Türkleri’nin karşılaştığı ciddi sorunları güçlü bir şekilde dile getirdi. Asafoğlu, topluluğun yıllardır süren sorunlarının açıkça ifade edilmesi gerektiğini belirtti ve bu değerin sadece Batı Trakya için değil, tüm Avrupa için geçerli olduğunu vurguladı.
Gelişmeleri kaçırmayın! Avrupa’dan ve dünyadan en güncel haberler artık cebinizde.
- WhatsApp kanalımıza katılın, özel haberler ve analizlere anında ulaşın
- Anlık bildirimlerle sıcak gelişmeleri ilk siz öğrenin
Konuşmasında, Batı Trakya Türklerinin ekonomik zorlukları, eğitim sorunları, temel insan hakları talepleri ve demokrasi konusundaki beklentilerini sıraladı. Asafoğlu, bu meselelerin ciddi bir şekilde ele alınması gerektiğine dikkat çekerek, Avrupa’daki uluslararası topluma bu konularda daha fazla duyarlılık göstermeleri çağrısında bulundu.
Toplantıda, Yunan Avrupa Parlamentosu milletvekilleri, Özgürlük Rotası, Yeni Demokrasi ve Yunan Çözümü partilerinin temsilcileri de yer alarak kendi görüşlerini paylaştı. Ancak açıklamaların büyük bir kısmının Batı Trakya Türklerinin varlığını yok sayan ve sorunlarına dair yetersiz bir anlayış sergileyen tavırlar sergilediği gözlemlendi. Asafoğlu, bu tavırları sert bir dille eleştirdi ve Yunan parlamenterlerin çıkışlarına yanıt verdi.
Konferansın sonunda Yunan parlamenterlerin Asafoğlu’nun karşı argümanlarına tahammül edemeyerek salondan öfkeyle ayrılması dikkat çekti. Asafoğlu, yaşananları değerlendiren bir basın toplantısı düzenleyerek, “Batı Trakya Türklerinin sesi olma vaadimizi yerine getiriyoruz. Bugün burada durduğumuzda, hakkımızı savunurken sesimizin Batı Trakya sınırlarını aştığını görüyoruz,” dedi.
DEB Partisi Genel Başkanı Asafoğlu, Batı Trakya Türklerinin haklarını savunmaya kararlılıkla devam edeceğinin altını çizdi. Asafoğlu, uluslararası platformlarda bu tür toplantıların öneminin altını çizerken, Batı Trakya Türklerinin insan hakları ihlalleri karşısında sessiz kalamayacaklarını ifade etti.
Yaşanan bu olay, Batı Trakya Türklerinin hakları ve varlığı konusunda büyük bir tartışma yaratırken, Asafoğlu’nun bu kararlı duruşu, Avrupa Parlamentosu düzeyinde önemli bir ses getirdi.